- Kaç yıldır Sika ailesinin bir ferdisiniz?
18 yıl bitti, 19’u da ortaladım.
- Sika'ya başladığınız ilk gün neler hissettiniz?İlk izlenimleriniz nelerdi?
İş başvurumla ilgili beni aradıklarında şehrin tam göbeğinde çalışıyordum, vapurla işe gidip geliyordum, bu büyük bir lükstü benim için. Bu yüzden ilkin Pendik Kaynarca’da çalışmak gözümde büyümüştü. Görüşmeye geldiğimde ise firmaya ısındım, burada uzun soluklu çalışılır hissi uyandı bende, sonuçta hislerim beni yanıltmadı. Şirket o zaman daha küçüktü, tüm ofis çalışanları aynı katta idi, samimi bir ortam olduğunu düşündüm. Daha büyük ve bürokratik bir yapıdan geldiğim için birçok konuyu çay makinesi etrafında yapılan sohbetlerle hızlıca çözebilmek bile beni mutlu etmişti.
- Sika'da yaşadığınız en duygusal anınızı paylaşabilir misiniz?
Sika’ya başladıktan bir, bir buçuk ay sonra büyük oğlum doğmuştu. Onun ay ay büyüme serüveni ile benim Sikalılığım eş zamanlı ilerledi, bu benim için şirketime yönelik duygusal bir bağ oluşmasında etkili olmuştur.
- Sika Ailesinin bir ferdi olmaktan en çok gurur duyduğunuz an nedir?
ABC Kimya şirketinin Sika’ya dahil olması süreci uzun soluklu bir süreçti, bu yorucu süreç keyifliydi, heyecan vericiydi ve sonucu itibariyle de gurur vericiydi. Karşılıklı imzaların atıldığı an hafızamda kalıcı bir yere sahiptir. Yine Sika’nın Azerbaycan ve Kazakistan firmalarına yönelik verdiğimiz destek çalışmaları ve oralarda kaydedilen ilerlemeler de zorlu ve keyif verici anılar olarak aklımda yer etmiştir.
- Hepimiz mesleki hayatımızda zorluklarla karşılaşabiliyoruz. Sizin Sika'da bulunduğunuz en zor ve bu durumun nasıl üstesinden geldiğinizi paylaşabilir misiniz?
Özellikle şirketteki ilk altı ayımın zorlu geçtiğini hatırlıyorum, sabır, çalışkanlık ve kararlılık ile bu sürecin üstesinden gelebilmiştim.
- Sika'da mesleki olarak tattığınız en büyük başarı nedir?
Şirket satın alma sürecinden ve iç denetim süreçlerinin başarıyla sonuçlanmasından keyif aldığımı söyleyebilirim.
- Başladığınız günden bugüne Sika nasıl değişti?
Sika çok büyüdü. Sermaye olarak, ciro olarak, karlılık olarak, insan sermayesi olarak, yeni şirket satın almaları yoluyla, her türlü büyüdü, gelişti, güçlendi.
- Takım olduğunuzu gerçekten hissetiğiniz bir an var mıdır?
Bölüm olarak zaten sürekli bir takım oyunu içindeyiz, her bir arkadaşımızın tüm bölümlerle, herkesle az ya da çok teması var. Şirket olarak da sektörümüzde lideriz ama çok büyük ve kalabalık olmayan, dinamik bir yapıya sahibiz, bu dağınıklığı önlüyor ve takım olmamıza katkı sağlıyor diye düşünüyorum.
Sika aracılığıyla kırk yaşından sonra koşmaya başladım, sosyal yardımlaşma amaçlı koşularda kilometrelerce koştum, yine Sika için kürek sallamak iyi hissettiren anılardandı ve kesinlikle takım olduğumuzu da hissettirdi.
- Sika'nın ve kendi geleceğiniz hakkında neler düşünüyorsunuz?
Sika’nın yarınlara büyüyerek, genişleyerek yürüyeceğine inancım sonsuz, Sika’nın yolu bu, ben de imkan oldukça Sika için elimden gelen desteği sunmaya çalışacağım.
- Son olarak eklemek istediğiniz bir şey var mıdır?
Yüzden fazla ülkedeyiz, yüzden fazla yıldır faaliyet gösteriyoruz ve bunu hemen her yerde lider olarak sürdürüyoruz. İşte bu ancak pek çok şeyi aynı anda doğru yapmakla mümkün olabilir. Anlık başarılar yerine kalıcı başarılara odaklandığı için Sika’nın dünyasında tesadüflerin yerinin olmadığını biliyorum, görüyorum, bu da beni ayrıca mutlu ediyor.